Anasayfa Haberler Kitap Eleştirileri Film Eleştirileri Yazılar

21 Temmuz 2014 Pazartesi

Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı

Bir eseri tanıtmaktan ziyade eleştirmek çok daha zorlu bir uğraş olsa gerek. Ben de Prof. Robert Olson'un 'Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı' kitabını seçerken eleştirmekten ziyade tanıtmayı tercih ettim. Belki de bir mesuliyetten kendimi azad ederek kritik kısımını eseri okuyacak olanlara bıraktım diyebilirim.
Evvelin müelliften bahsedecek olursak Prof. Robet Olson Kentucky Üniversitesi`nde Ortadoğu ve İslam Tarihi öğretim üyesidir. Ortodoğu ve Kürt Tarihi üzerinde çok önemli eserler kaleme almıştır. Ve Kürt Milliyetçiliğinin Tarihi alanında önemli bir boşluğu doldurmuştur.

Neden Kürt Tarihi?
Robert Olson'a göre Kürt tarihini incelemek veya kabul etmek neden kaçınılmazdır?

Bu sorunun cevabını müelliften alalım: ''Kürt halkının tarihini ve katkılarını incelemeden Osmanlı ve Türkiye tarihini yazmak, Amerikalı zencilerin tarihini ve etkisini incelemeden; Amerikan tarihini veya Sovyet Müslümanları`nın tarihini ve tesirini incelemeden Sovyet tarihini yazmaya benzer"

Robert Olson malum eserinde Şeyh Said'in Türkiye Cumhuriyeti ve Kemalist rejimle mücadesine gelmeden önce Kürt Milliyetçiliğinin kökenlerine inmeye çalışır. Ve Kürt Milliyetçiliğini Şeyh Said'e kadar 4 evre içerisinde inceler.

1) Şeyh Ubeydullah Nehri ve onun kurduğu Kürt İttihadı önderliğindeki hareket
2) Hamidiye Alayları'nın kurulduğu 1891'den 1. Dünya Harbi'ne kadar süren dönem
3) 1. Dünya Harbi hadiselerinden Sevr Muahedesi'ne kadar süren dönem
4) 1. Dünya Harbi ertesinden Şeyh Said hareketine giden savaş sonrası gelişmeleri.

Şeyh Ubeydullah Nehri'nin Kürdistan tahayyülü ile Kürt milliyetçiliği'nde Şeyhlerin rolü ortaya çıkıyor. 2. Mahmud döneminde Kürt Emirlerin pasifize edilmesiyle Kürdistan'da Şeyhlerin siyasi rolü oldukça önem kazanmıştı. Şeyhler de zaten halkın desteğini bulmakta hiç zorlanmıyorlardı.

1891'de Hamidiye Alaylarının kurulmasıyla göçebe kürt aşiretleride kürt milliyetçiliğinde etkin rol oynamaya başlamıştı. Müellife göre 'Hamidiye dönemi, yükselmekte olan Kürt milliyetçiliğinin evriminde gerekli bir fasıla olarak, bu evrimin 3. evresini belirlemiştir. Bu dönem Sünni Kürtler arasında dayanışma duygularına katkıda bulunmuş ve pek çok Kürt gencine önderlik fırsatları sunmuştur. Dahası Hamidiye alayları pek çok Kürde askeri teknoloji ile donanım bilgisi ve bunları kullanabilme kabiliyeti sağlamıştır. ' (kitaptan sf. 36-37)

1908'den 1924'de kadar Kürt Milliyetçiliği bölümü Şeyh Said'i anlamak için çok büyük ehemmiyet arz ediyor. 1908 Jön Türk İhtilali, özellikle İstanbul'da Kürt Milliyetçi teşkilatlarının kurulmasına neden oldu. İlk teşkilat Kürt Terakki ve Teavün Cemiyeti'ydi. Uzun ömürlü olmadı Jön Türkler tarafından 1909'da kapatıldı. Sonrasında ikinci bir örgüt Hevi-i Kürt Cemiyeti (Kürt Ümidi Derneği) kuruldu. Bu oluşumlar Kürt örgütlenmelerinin ilk çekirdeklerini ortaya koydular. Şeyh Said hadisesinde önemli rol oynayacak olan örgüt Ciwata Xwesseriya Kurd (Kürt İstiklal Cemiyeti) idi.

Bu bölümde Prof. Robert Olson çok önemli bir soru olan Büyük Britanya'nın Kürdistan'ı destekleyip desteklemediği sorusuna cevap veriyor: 'O Britanya'ki Irak'ı işgali, İran üzerindeki etkisi ve Sevr Muahedesi'ni imzalamış olması ile birleşik bir Kürdistan olamayacağını, açıklığa kavuşturmuş bulunmaktadır. ' (kitaptan sf. 49) Robert Olson'ın düşüncesi, Büyük Britanya'nın yükselen bir Türk milli kuvvetleri karşısında Kürt bağımsızlık hareketini desteklemenin mümkün olmadığı ve Britanya'nın siyasi çıkarlarına aykırı olduğu yolundadır.

Şeyh Said Meselesi ve Ciwata Xweseriya Kurd (bilinen adı ile Azadi) 'ün isyana etkisi.. Bir takım görüşlere göre örgütün kurucusu Miralay Halit Cibran Bey'dir ve Şeyh Said ile evlilik yolu ile akrabadır. Örgütün Kürdistan'da 23 şubesinin olduğu düşünülmektedir. Çok gizli bir yapılanmaya sahiptir. Bu yüzden örgüt hakkındaki bilgiler oldukça kısıtlıdır. Yazar yine bu bölümde örgüt ile Şeyh Said'in arasındaki bağı vurguluyor. Şeyh Said'in Azadi kongresine katılması ve önderliğine kadar bir çok mesele masaya yatırılıyor. Yazara göre herşeyden önce Şeyh Said'in mektuplarından gelen bilgilerden anlaşılacağı üzere Şeyh Said, Kürt milletine sadık bir liderdi. Ve İslami kaygılarından ötürü yeni kurulan yönetim ile hiç bir şekilde uzlaşması mümkün değildi. Kürdistani ve İslami bir harekete önderlik etmesi için bir çok sebebi vardı.

Mondros'tan Lozan'a Kürtlere yönelik İngiliz Politikası başlığındaki uzun bir bölümde ise Churchill'in öderliğinde Edward William Noel ve Percy Cox'ın Kürdistan üzerine olan görüşlerine ağırlık veriliyor. Ve müellif burada İngiliz arşivlerinden yararlanıyor. Yine aynı bölümde Şeyh Mahmud Berzenci'nin rolü işleniyor.
Ve son bölüm olarak Şeyh Said isyanı detaylarıyla inceleniyor. Bu bölümde Şeyh Said hareketine katılımdan, hareketin tüm ayrıntılarına, sonuçlarına ve uluslararası boyutlarına değiniliyor.

***

Son olarak 'Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı' eserinin Wadie Jwaideh'in 'Kürt Milliyetçiliğinin Tarihi' eseri ile birlikte kritik edilmesini tavsiye ederim.

İnşallah bu önemli eseri layıkıyla bir nebze olsun tanıtabilmişimdir. .


Abdulmelik ARGIN

Hiç yorum yok: